11 Haziran, 2011

Hürriyet, 1980 Ansiklopedik Yıllığı #4 - Merhaba 21. Yüzyıl #1


Hrriyet[2][6]Kronolojik yurt ve dünya olayları, geçen yılın içte ve dışta en önemli 10 olayı, Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanlarının ve başbakanlarının biyografileri, geçen yılın sanat olayları, son 10 yılda dünyadaki en önemli gelişmeler, sağlık bilgileri, dünyadaki dinler, 21. yüzyıl dünyası, enerji, ekonomik ve dünya hareketlerinin incelenmesi ve tarihi, coğrafi konuları içeren binlerce bilgi…

Fiyatı: 100 LİRA


 

  Hürriyet 1980 almanağından yaptığım alıntıların (1, 2, 3) belki son, belki de sondan bir önceki ve en eğlencelisi: 2000 yılların başında bizleri neler bekliyor.

  Bu ilk bölümde var olan, 1980 yılı itibarıyla 21. yüzyılda bizi nasıl bir dünyanın beklediğiyle ilgili başlıkları özetlemek gerekirse:

  • Biyonik revizyonlar, suni kan, biyonik insanlar ve uzuv bankaları
  • Biyonik insan olmak için gerekenler
  • Kavanoz bebekleri, adım başı Muhammed Ali, John Travolta ve Arthur Rubinstein
  • Kanserin sonu
  • Torununun torununu göremeyecek olanlar için çözüm yolları, 100 yaşına kadar yaşamanın sıradanlığı
  • Evdeki hizmetçiniz Robot A’nın sofraya konsantre çorba ya da 2 aylık tavuğu getirmesi
  • Yosunları hor gören gören karakter yoksunlarına tokat gibi cevap ve ev kadınlarının yosun tutkusu

  Aşağıdaki satırların tümü -not kısmı hariç-, bahsi geçen almanaktan alınmıştır.

 

MERHABA 21. YÜZYIL

 

Hürriyet Gazetesi 1980 Ansiklopedik Yıllığı


  İşte 2000 yılında orta halli bir ailede karı-koca kavgası:

5 yıldar Prenses Croline yüzüyle dolaşıyorum. Vallahi bütün komşular alay ediyor. Çoktan modası geçti bu yüzün. Hoş ben rezil olmuşum, demode demişler, senin umurunda mı?”

-“Hanım elimiz bollanınca yine yüzünü değiştirirsin. Bak çocukların okul taksidi var bu ay…”

-“Kim dedi onları ay’da okut diye. Yol masrafının altından bile zor kalkıyoruz. Hadi güzellikten geçtim, bari gidip şu kalbimi yeniletelim. İkide bir aksamaya başladı. Bir gün tak diye duruverirse, iki çocukla bir başına kalırsın. Yine dua et, başka kadınlar gibi kalbim ille debiyonik olsun demiyorum. Normal bir nakil yaptırsak yeter.”

  Ve karı-koca kalkıp uzuv bankasına gidiyorlar.

  Evet, 2000 yılı ve sonrasında sağlık dünyasında yeni alışkanlıklar var. Ama önce 21. yüzyıl insanının hiçbir rötüş yapılmamış görünümüne göz atalım: Sağ kolu sol kolundan uzun, gözleri büyümüş küçük ayaklı, eklemleri zor hareket eden koşmayı unutmuş bir nesil. Nakillere, estetik ve biyonik revizyona girmediği takdirde “insan”ın görünümü böyle olacak.

  Ama dileyen için bionik kol ve süper gözden güçlendirilmiş beyinlere kadar her tür imkan hazır bulunacak.

  Böbrek yetersizliği mi çekiyorsunuz? Hemen uzuv bankasına koşup eskisini yenisiyle değiştirebileceksiniz. Paranız bol ise hiç bozulmayan bir metalden yapılan ve vücuda kolaylıkla uyum sağlayabilen otomatik suni böbreği hiçbir rahatsızlık hissetmeden kullanabilecek, ağrılara paydos diyeceksiniz. Suni kanla birlikte hiç tıkanmayan yapay damarlar ömrünüzü uzatırken, bir de bakacaksınız sağınız solunuz biyonik insanlarla doluvermiş…

 

SİZ DE BİYONİK ADAM OLABİLİRSİNİZ

  Lee Majors ve Lindsay Wagner ile Linda Carter biyonik adam ve kadının rücizelerini şimdilik yalnızca ekran ve beyazperdede sergiliyorlar ama önümüzdeki çeyrek asır içinde insan uzuvlarının elektronik ve mekanik yedek parçalarla değiştirilmesi, kurgu bilim olmaktan çıkacak. Bilgisayarlı minik TV kameralı gözleri, bilgisayar denetiminde hareket eden kol ve bacakları, ses ve mıknatıs komutlarıyla faaliyete geçen adeleleriyle kelimelere dönüştürüp, konuşmasını bile becerecek. Gerçek şu ki, “anadan doğma insan”ın yerini “sonradan alma” bir nesle bırakacağı günler pek uzak değil.

 

TÜP BEBEK SONRA KOPYA BEBEK VE KAVANOZ BEBEĞİ

  1978 yılının harikası tüp bebek Louise Brown 2000 yılında 22 yaşında güzel bir genç kız olarak dünyanın ilk tüp bebeği ünvanını korurken, bu yöntem artık fallop borusu tıkalı anneler için çocuk sahibi olmayı mümkün kılacak basit bir buluş olarak yaygın biçimde kullanılacak. Hatta doğum yapması mümkün olmayan kadınlar bile, tüptü döllenip rahim şartlarının aynen yaratıldığı bir kavanozda gözlerini dünyaya açan yavrular sayesinde analık zevkini tadabilecekler.


Not: Bahis mevzusu kadının doğduğu dönemden bir gazete kupürü ve Louise Brown’ın 2003 yılında BBC’de yayımlanan haberi ve fotoğrafı:

        louise_brown   _39327017_babies_pa_203


  Günümüzde yeni gelişmeye başlayan genetik mühendisliğinin şimdiden çalışma kapsamına aldığı, “Kopya insan” üretimi deneyleri sonunda ise, ahlaki değerlerin ve yasaların izin vermesi koşulu ile arzulanan kimseden alınan tek bir hücre ile o kişinin bir kopyasını yaratmak mümkün olacak.

  Örneğin bir Muhammed Ali, bir Arthur Rubinstein bir John Travolta yaratmak için bu ünlülerden tek bir hücrenin alınması yeterli. Ancak adım başı Muhammed Ali ve Travolta ile dolu bir dünyada, onlara özgü ustalık ve becerinin ne derece kıymetini koruyacağı da meçhul tabii.


VE KANSERE AÇILAN SAVAŞ KAZANILIYOR

  Günümüzün gözü dönmüş canavarı kansere gelince, bu kabusun 21. asır insanı için geçmişte kalan bir hastalık olacağını şimdiden müjdeleyebiliriz. Karbonhidratlar, nikel, çinko, kobalt, madeni yağlar, nikotin, plastik maddeler ve deterjanların, gerek plastiğe can veren petrolün azalması veya tükenmesi gibi zorunlu nedenlerle, gerekse sağlık önlemi olarak insan yaşamından silinmesi, kanserin kimyasal nedenlerini hemen tümüyle ortadan kaldıracak. Hava kirliliği sorunu ise yeni arıtma ve filtre sistemleri, ayrıca yakıt değişikliği nedeniyle, kanseri davet eden bir etken olmaktan çıkacak.

Kan kanseri ve yumurtalık kanserleriyle ilişkili olduğu öne sürülen röntgen ışınları ise yeni teşhis sistemlerinin uygulamaya girişiyleunutulurken, suni doku naklinin gerçekleştirilmesi, hastalıklı dokuların tedavisinde yaygın kullanılır bir yöntem olacak.


  AH ÖMRÜM OLSA DA TORUNUMUN TORUNUNU GÖRSEM

  Üzülmeyin göreceksiniz 21. asırda 100 yaşına kadar yaşamak bir temenni, bir umut olmaktan çıkıp sıradan bir nitelik kazanacak. Hatta Californiya Üniversitesi’nden Dr. Alan French’in araştırmaları sonunda vücudu dondurma yoluyla ömrün ortalama üç kat uzatılabileceği şimdiden ortaya çıktı. Bugün 100 kişinin başvurmasına rağmen yasal nedenlerden dolayı buluşunu insanlarda deneyemeyen Dr. French kimbilir belki de 2000 yılında büyük bir öncü olarak adından söz ettirecek.


  EVİNİZİ ROBOTLAR ÇEKİP ÇEVİRECEK

  “22 yılda ne olabilir ki?” demeyin. Belki de farkında olmadan 2000 yılının yaşamını tanımaya başladınız bile. Çok değil kısa bir süre önce Amerikalılar, robot hizmetçilerin gelecek yıl piyasaya sürüleceğini açıkladılar. Düşünün bir kere oturduğunuz zaman vücudunuzun şeklini alan yumuşacık koltuğunuza kurulup, mutfakla haberleşmeyi sağlayan düğmeye basıyorsunuz ve sesleniyorsunuz: “Sade kahve getir” ve sudan ucuza aldığınız iki yıl garantili robot A, üstünde dumanı tüten sade kahveyle ağır ağır yanınıza yaklaşıyor, Acıktınız mı? Yine basın düğmeye Robot A artık her evde geniş çapta kullanılır olan derin soğutucadan çıkardığı 2 aylık bir tavuğu elektronik mikro dalga fırına atıverecek veya konsantre domates çorbası tenekesinden aldığı birkaç damla sıvı ile size doyumsuz bir çorba hazırlayacak.


  YOSUNLARI HOR GÖRMEYİN

  Aslında artan nüfus ve yoğun kentleşme sorunu içinde insanoğlunun ne süre taze besin sebze, meyve yiyebileceği merak konusu tabii. Aşı, besleyici vitamin ve gübreleme ile verimin artırılmasına karşılık, ekim yapılan alanların azalacağı gerçeği, 21. yüzyıl insanını bir kile elmaya iki bin lira ödeme zorunda bırakabilir. Yiyecekten söz etmişken, Okyanusların el değmemiş sayabileceğimiz besin kaynağı yosunları unutmamak gerek. Bugün bazı uzak doğu ülkelerinde yenen yosunun 2000 yılının ev kadınında pek rağbet edeceği bir yemek malzemesi olacağı şüphesiz.

  21. asrın ziyafet sofralarında yosun püresi, yosun salatası, soslu yosun haşlaması belki de şık kutularda sunulan protein peltelerinden vitamin haplarından çok daha leziz olacak.


  Bağlantılar:

- Hürriyet Ansiklopedik Yıllığı: #1  #2  #3

.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 
Web Analytics